En büyük nimet sanırım sağlık. İnsanın sağlığı yerinde olmayınca hayatta ki tüm güzellikler karşısında olduğunda bile, o güzelliklerin farkında olamıyor. Belki de bakış açısıyla alakalı. Ancak şunu söylemek gerekir ki, ne kadar hastaysanız bir o kadar güçlü olmalısınız. Tüm zorluklara güçlü ve pozitif bir bakış açısıyla yaklaşırsanız, her derde bir çare bulunur.
Doktorlar; yıllarca okuyan, sağlığımızı emanet ettiğimiz insanlar. Kim bilir o yere gelene kadar kaç sınava girip, kaç kitap okuyorlar. Kaç gece sabaha kadar bir hastaya umut olma amacıyla çalışıyorlar. Ve çoğu doktor hastasına o kadar nazik ve sevecen yaklaşıyor ki, o doktorla birlikte o hastalığı yenmek için can atıyor oluyorsunuz. İnsana yaklaşım ilk ilaç olmuş oluyor.
Hastalık bir grip, doku zedelenmesi, psikolojik bir rahatsızlık, kanser veya kalıcı bir hastalık olabilir. Önemli olan hastalığın grubuna uygun olan psikolojiyle size yaklaşan bir doktora rastlamak. Belki ölümden delicesine korkuyorsunuz ve içinde bulunduğunuz hastalıktan kurtulamayacağınızı düşünerek kendinizi daha hasta hissediyorsunuz. Günün birinde kontroller aşamasında bir doktora rastlıyorsunuz. Doktor size yaklaşırken sizin bakış açınızla yaklaşıyor. Sizin baktığınız alandan bakıyor, korkunuzu hissediyor ve o korkuya göre size yaklaşarak sizin o korkuyu yenmenizi sağlıyor.
Kafamızda ki korkular bizi en çok hasta eden şey aslında. Medikal ihtiyaçlar için oluşan listeler arasına moral ve motivasyon da eklenebilir. Hastalığı daha etkili hale getiren şey korkular. Bunu bilerek hastalığa yaklaşılırsa, ilaçlar beynimizin verdiği pozitif enerjiyle daha etkili olacaktır. Doktorların çoğu bunu düşünerek yaklaşmakta ve çoğu hasta bu motivasyon ile kendine ve iyileşeceğine daha fazla inandırmakta. Karşılıklı sağlam diyalog kurmak, ihtiyaç duyulan talebi anlamak ve ona göre yaklaşmak ile tedavi süreci sağlıklı bir şekilde başlar.
İnternet üzerinden, haberlerden ve çevreden duyulan bir çok başarı öyküsü var. Bir doktorun kanser hastası bir genç için yaptığı konuşma o genç için kaybettiği şeylere rağmen çok güçlü bir karaktere sahip olmasını sağlıyor. Sahip olduğu bu gücü kendi gibi olan başka bir hastaya da aktarıyor ve o hastada en az onun kadar kendini güçlü hissederek kanseri yeniyor. Kanseri yenen başarılı insanların öyküsü artıyor. Moral, teşvik ve inanç bir zincir gibi birbirine bağlanarak insanları bir araya topluyor ve en önemli ilaç olan gücü yüreklerde barındırıyor.
Bütün bu insanlarda hasta olan diğer insanlar için yepyeni bir umut oluyor.
Sağlık, mutluluk ve huzur; elde etmek için gücü kendinizde hissetmelisiniz. Hissettiğiniz güç ile her şeyi ve herkesi iyileştireceksiniz.
